Ermenistan: Azerbaycan İle Savaştayız
2015-12-24
Ermenistan'dan, "Azerbaycan ile ateşkes sürecinin sona erdiği" açıklaması geldi.
Azerbaycan'a bağlı Dağlık Karabağ bölgesini ve Azerbaycan topraklarının 5'te birini 1992'den beri işgal altında tutan Ermenistan yönetimi yine "savaş" tehdidinde bulundu.
İsviçre'de iki ülkenin bir araya geldiği barış görüşmelerden sonuç çıkmamasının ardından, Ermenistan'dan "Azerbaycan'la ateşkes sona erdi" açıklaması geldi.
Ermenistan, 1992 yılında Azerbaycan'a bağlı Özerk Dağlık Karabağ bölgesini işgal etmekle kalmadı, Azerbaycan topraklarına girerek ülkenin 5'te birini işgal etti. Aradan geçen sürede işgale son vermemekte direnen Erivan yönetimi, şimdi de savaş tehdidinde bulundu.
Daha önce Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande'nin girişimiyle 2014 yılının ekim ayında Paris'te iki ülke arasındaki çatışmaların sona ermesi ve Yukarı Karabağ sorununun çözümü için İlham Aliyev ve Serj Sarkisyanbir araya gelip görüşme yapmıştı.
Azerbaycan ve Ermenistan Cumhurbaşkanları İlham Aliyev ve Serj Sarkisyan'ın 19 Aralık 2015 tarihinde İsviçre'nin Bern kentinde yaptıkları görüşmede, iki ülke arasında tartışma konusu olan Dağlık Karabağ bölgesinin geleceğiyle ilgili hiçbir sonuç alınamamıştı.
İsviçre'nin Bern kentinde 19 Aralık 2015 tarihinde yapılan toplantıda, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Minsk Grubu Eşbaşkanları Rus İgor Popov, Fransız Pierre Andrieu ve Amerikalı James B. Warlick de hazır bulunmuştu.
Uluslararası kuruluşların girişimlerine rağmen, 1991-1993 yıllarında Ermenilerin Yukarı Karabağ ve çevresindeki illeri işgaliyle başlayan sorun çözülemedi. 1994'te imzalanan ateşkes anlaşmasından sonra da bölgede silah sesleri susmazken, Yukarı Karabağ sorunu çözümsüzlüğünü koruyor.
Ermenistan Savunma Bakanlığı Sözcüsü Artsrun Hovhannisyan, ''Bugün bir savaşın içindeyiz. Savaş kelimesini kullanmak zorundayız çünkü ortada ateşkes kalmadı. Azerbaycan tank, havan topu, uçaksavar gibi varolan tüm silahları kullanıyor'' dedi.
Ermenistan’a yanıt, Azerbaycan Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Hikmet Hacıyevm’dan geldi. Ermenistan’ın buralardan çekilmesi gerektiğini belirten Hacıyevm, ateşkes ihlallerinin sebebinin “Ermenistan’ın işgal altındaki Azerbaycan topraklarındaki yasadışı kuvvetlerinin varlığı” olduğunu söyledi. ''Ateşkes, Ermeni güçlerinin Azerbaycan'daki yasadışı varlığı nedeniyle bozulmuştur. Ermenistan ele geçirdiği topraklardan çekilmek zorundadır. Ancak bu sayede bölgede sürdürülebilir barıştan söz edilebilir'' dedi.
Azerbaycan, Yukarı Karabağ'a yüksek statülü özerklik vadediyor Barış sürecinin başlaması için önce Ermenistan ordusunun işgal altında tuttuğu tüm bölgelerden çekilmesini şart koşan Azerbaycan, Yukarı Karabağ'a yüksek statülü özerklik vadediyor.
Azerbaycan, Ermenistan ordusunun Yukarı Karabağ ve çevresindeki illerden çekilmesi halinde, buraların altyapısını yeniden kurmayı, orada yaşayan Ermenilere eşit vatandaşlık hakları vermeyi ve Ermenilerin can güvenliğini sağlamayı taahhüt ediyor.
Uluslararası arenada Yukarı Karabağ'ı "bağımsız bir Ermeni devleti" olarak tanıtmaya çalışan fakat bu yapıyı kendisi de resmen tanımayan Ermenistan ise orduları geri çekmek için önce Yukarı Karabağ'ın statüsünün belirlenmesi şartını öne sürüyor. Ermenistan, Yukarı Karabağ'da oluşturulan sözde yönetimin de müzakerelere katılmasını istiyor.
Yukarı Karabağ sorunu, Sovyetlerin dağılmasının ardından Ermenilerin bu bölgelerde hak iddia etmesiyle başladı ve Ermeniler 1991'de başlattıkları saldırılarla Hankendi'ni, 1992'de Hocalı ve Şuşa'yı işgal etti. Daha sonra Laçın, Hocavend, Kelbecer ve Ağdere'yi de ele geçiren Ermeniler, 1993'te Ağdam'a girdi. Ağdam'ı, Cebrayıl, Fuzuli, Gubadlı ve Zengilan illerinin işgali izledi.
Azerbaycan topraklarının yüzde 20'si işgal edilirken, 1 milyona yakın insan da doğduğu toprakları terketmek zorunda kaldı. Tarafların, 4-5 Mayıs 1994'te, Bişkek'te imzaladığı ateşkes anlaşması, günümüze kadar kağıt üzerinde kaldı. Çephe hattında yaşanan çatışmalarda iki taraftan da can kayıpları oldu. Sorunu çözmek için oluşturulan AGİT Minsk Grubu'nun girişimlerinden ve iki ülke liderlerinin bugüne kadar yaptıkları görüşmelerden sonuç alınamadı.
Ermenistan'dan, 'Azerbaycan ile ateşkes sürecinin sona erdiği' mesajının geldiği güne kadar Ermenistan işkâli altındaki Dağlık Karabağ'dan ateşkes 100'den fazla kez bozuldu. Peki, bu açıklama bölgede ikinci Karabağ savaşını başlatabilir mi?
Azerbaycanlı siyaset bilimci Zerdüşt Alizade’ya göre; Ermenistan'ın böyle bir gücü yok. Alizadeye göre, bu kez savaş başlarsa, önceki gibi savaş olmayacak: 'Ermenistan'ın kendi kendine savaş beyanatları verme konusunda cesareti yok. Eğer böyle bir açıklama gelmişse Rusya'nın telkini üzerine olmuştur. Şimdi düşünürsek Rusya'ya yeni bir Karabağ savaşının başlaması ve büyümesi gerekli mi? Bence Rusya'nın böyle bir zorunluluğu yok. Karabağ sorunun şu anki durumu her iki tarafı da gözetlemeye müsaade ediyor. Ermenistan iktidarının böyle sert mesajları ise asker ölümlerinden dolayı kendi vatandaşlarını yatıştırmak için. Ermenistan politik, ekonomik ve askeri konularda Azerbaycan ile mücadele edemez durumda. Eğer yeni bir savaş başlarsa bu önceki gibi olmayacak.'
Azerbaycan'a bağlı Dağlık Karabağ bölgesini ve Azerbaycan topraklarının 5'te birini 1992'den beri işgal altında tutan Ermenistan yönetimi yine "savaş" tehdidinde bulundu.
İsviçre'de iki ülkenin bir araya geldiği barış görüşmelerden sonuç çıkmamasının ardından, Ermenistan'dan "Azerbaycan'la ateşkes sona erdi" açıklaması geldi.
Ermenistan, 1992 yılında Azerbaycan'a bağlı Özerk Dağlık Karabağ bölgesini işgal etmekle kalmadı, Azerbaycan topraklarına girerek ülkenin 5'te birini işgal etti. Aradan geçen sürede işgale son vermemekte direnen Erivan yönetimi, şimdi de savaş tehdidinde bulundu.
Daha önce Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande'nin girişimiyle 2014 yılının ekim ayında Paris'te iki ülke arasındaki çatışmaların sona ermesi ve Yukarı Karabağ sorununun çözümü için İlham Aliyev ve Serj Sarkisyanbir araya gelip görüşme yapmıştı.
Azerbaycan ve Ermenistan Cumhurbaşkanları İlham Aliyev ve Serj Sarkisyan'ın 19 Aralık 2015 tarihinde İsviçre'nin Bern kentinde yaptıkları görüşmede, iki ülke arasında tartışma konusu olan Dağlık Karabağ bölgesinin geleceğiyle ilgili hiçbir sonuç alınamamıştı.
İsviçre'nin Bern kentinde 19 Aralık 2015 tarihinde yapılan toplantıda, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Minsk Grubu Eşbaşkanları Rus İgor Popov, Fransız Pierre Andrieu ve Amerikalı James B. Warlick de hazır bulunmuştu.
Uluslararası kuruluşların girişimlerine rağmen, 1991-1993 yıllarında Ermenilerin Yukarı Karabağ ve çevresindeki illeri işgaliyle başlayan sorun çözülemedi. 1994'te imzalanan ateşkes anlaşmasından sonra da bölgede silah sesleri susmazken, Yukarı Karabağ sorunu çözümsüzlüğünü koruyor.
Ermenistan Savunma Bakanlığı Sözcüsü Artsrun Hovhannisyan, ''Bugün bir savaşın içindeyiz. Savaş kelimesini kullanmak zorundayız çünkü ortada ateşkes kalmadı. Azerbaycan tank, havan topu, uçaksavar gibi varolan tüm silahları kullanıyor'' dedi.
Ermenistan’a yanıt, Azerbaycan Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Hikmet Hacıyevm’dan geldi. Ermenistan’ın buralardan çekilmesi gerektiğini belirten Hacıyevm, ateşkes ihlallerinin sebebinin “Ermenistan’ın işgal altındaki Azerbaycan topraklarındaki yasadışı kuvvetlerinin varlığı” olduğunu söyledi. ''Ateşkes, Ermeni güçlerinin Azerbaycan'daki yasadışı varlığı nedeniyle bozulmuştur. Ermenistan ele geçirdiği topraklardan çekilmek zorundadır. Ancak bu sayede bölgede sürdürülebilir barıştan söz edilebilir'' dedi.
Azerbaycan, Yukarı Karabağ'a yüksek statülü özerklik vadediyor Barış sürecinin başlaması için önce Ermenistan ordusunun işgal altında tuttuğu tüm bölgelerden çekilmesini şart koşan Azerbaycan, Yukarı Karabağ'a yüksek statülü özerklik vadediyor.
Azerbaycan, Ermenistan ordusunun Yukarı Karabağ ve çevresindeki illerden çekilmesi halinde, buraların altyapısını yeniden kurmayı, orada yaşayan Ermenilere eşit vatandaşlık hakları vermeyi ve Ermenilerin can güvenliğini sağlamayı taahhüt ediyor.
Uluslararası arenada Yukarı Karabağ'ı "bağımsız bir Ermeni devleti" olarak tanıtmaya çalışan fakat bu yapıyı kendisi de resmen tanımayan Ermenistan ise orduları geri çekmek için önce Yukarı Karabağ'ın statüsünün belirlenmesi şartını öne sürüyor. Ermenistan, Yukarı Karabağ'da oluşturulan sözde yönetimin de müzakerelere katılmasını istiyor.
Yukarı Karabağ sorunu, Sovyetlerin dağılmasının ardından Ermenilerin bu bölgelerde hak iddia etmesiyle başladı ve Ermeniler 1991'de başlattıkları saldırılarla Hankendi'ni, 1992'de Hocalı ve Şuşa'yı işgal etti. Daha sonra Laçın, Hocavend, Kelbecer ve Ağdere'yi de ele geçiren Ermeniler, 1993'te Ağdam'a girdi. Ağdam'ı, Cebrayıl, Fuzuli, Gubadlı ve Zengilan illerinin işgali izledi.
Azerbaycan topraklarının yüzde 20'si işgal edilirken, 1 milyona yakın insan da doğduğu toprakları terketmek zorunda kaldı. Tarafların, 4-5 Mayıs 1994'te, Bişkek'te imzaladığı ateşkes anlaşması, günümüze kadar kağıt üzerinde kaldı. Çephe hattında yaşanan çatışmalarda iki taraftan da can kayıpları oldu. Sorunu çözmek için oluşturulan AGİT Minsk Grubu'nun girişimlerinden ve iki ülke liderlerinin bugüne kadar yaptıkları görüşmelerden sonuç alınamadı.
Ermenistan'dan, 'Azerbaycan ile ateşkes sürecinin sona erdiği' mesajının geldiği güne kadar Ermenistan işkâli altındaki Dağlık Karabağ'dan ateşkes 100'den fazla kez bozuldu. Peki, bu açıklama bölgede ikinci Karabağ savaşını başlatabilir mi?
Azerbaycanlı siyaset bilimci Zerdüşt Alizade’ya göre; Ermenistan'ın böyle bir gücü yok. Alizadeye göre, bu kez savaş başlarsa, önceki gibi savaş olmayacak: 'Ermenistan'ın kendi kendine savaş beyanatları verme konusunda cesareti yok. Eğer böyle bir açıklama gelmişse Rusya'nın telkini üzerine olmuştur. Şimdi düşünürsek Rusya'ya yeni bir Karabağ savaşının başlaması ve büyümesi gerekli mi? Bence Rusya'nın böyle bir zorunluluğu yok. Karabağ sorunun şu anki durumu her iki tarafı da gözetlemeye müsaade ediyor. Ermenistan iktidarının böyle sert mesajları ise asker ölümlerinden dolayı kendi vatandaşlarını yatıştırmak için. Ermenistan politik, ekonomik ve askeri konularda Azerbaycan ile mücadele edemez durumda. Eğer yeni bir savaş başlarsa bu önceki gibi olmayacak.'
- Pavel Durov 15 Kasım
- Aleksandr Lukaşenko 14 Kasım
- Cihat Aral 11 Kasım
- Şimal 10 Kasım
- Edi Rama 09 Kasım
- Ayşe Egesoy 08 Kasım
- Victor Osimhen 07 Kasım
- Fatih Erdoğan (iş adamı) 103
- Veysel Deniz 94
- Murat İde 73
- Recep Tayyip Erdoğan 68
- Nilüfer Şasev Özbek 64
- Yusuf Taha Lüleci 60
- Evangeline Lilly 57
- Sırrı Süreyya Önder 55
- Natalia Vodianova 51
- Cansu Dere 50
- Scarlett Johansson 48
- Meryem Uzerli 47
- Arda Turan 45
- Josh Holloway 42
- Saynur Tezel 42