Erdoğan: 'İstanbul'da vize uygulaması yapılmalı'
2007-01-13
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul'da vize uygulaması yapılması gerektiğini vurgulayarak, "Plaka sayısını belirleyerek dondurmamız lazım, İstanbul'a plaka sayısı kadar araba girmeli" dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türk Kızılayı'nın "Afet Zararlarını Azaltma ve Toplumu Harekete Geçirme Projesi"nin tanıtım toplantısına katılmak üzere Grand Cevahir Oteli'ne geldi. Toplantıya, Erdoğan'ın yanı sıra Kızılay Genel Başkanı Tekin Küçükali, Kızılay Derneği Başdanışmanı Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara ve çok sayıda davetli katıldı.
Erdoğan, "Medya sivil toplum da destek vermeli. Her gün 653 tane yeni araç trafiğe giriyor. Plaka sayısını belirleyerek dondurmamız lazım. İstanbul'a plaka sayısı kadar araba girmeli. Bundan sonra yeni ilave bir araç İstanbul'a giremeyecek. Yeni araçların girmesi için ulaşım alt yapısı güçlendirilecek, öyle giriş yapılacak. Bunu İstanbul için yapmak zorundayız. İstanbul'u Türkiye'yi seviyorsak. Bunu yapmalıyız. Halkım bunu inanmalı. Otoriter, totaliter bir rejim içinde değiliz. Demokrasiyi yapmalıyız ama İstanbul için bir çok şeyi düşünmeliyiz" dedi.
Başbakan Erdoğan Londra'da, Tokya'da bunun değişik uygulamasının yapıldığını söyleyerek konuşmasına şöyle devam etti:
"Bunun alt yapısını medya, Sivil Toplum Kuruluşu hep birlikte yapacak. Halk buna inanacak. Belediye başkanımız bu dönem için de 103 tane katlı ve köprülü kavşak bitirdi. Ancak çalışmalar yetmiyor. Türk nüfus süreli artıyor. İstanbul'a giriş çıkış serbest İstanbul'a göç var. Yapılanlar yetmiyor. İsteyen istediği gibi İstanbul'a girip çıkıyor. Bundan sonran bir deprem felaketiyle karşılaştığımızda ne yapacağız sorusunun cevabını bulmak zor. Kaçak yapıları, binaları yıkalım depreme dayanaklı sağlam konutlar yapalım. Halkımız mağdur edelim demiyoruz. Halkımızı oraya taşıyalım. Vatandaşlarımız zabıtaya kiremit sallamasın. İstanbul'da bunu yapalım ki İstanbul'da daha güvenle yaşayalım. Yarın sabah ne olacak diye düşünmeyelim. Doğal afet ifadesi yanlış sanki alınacak bir tedbir yokmuş gibi bir şey ortaya çıkıyor. Çürük bina yapılırsa başa gelecek felakete doğal afet diyemeyiz Felaketin faturasını Allah'a kestik. Allah kuluna zulüm eder mi. Biz tedbirlerimizi aldık mı? Allah biz 'oku' diye hitap etti. İlmi bu yolda kullanacağız. Su akıp gidiyor. Fay hattı üzerindeki bir bölgeye bir bina inşaat etmeye kalkışırsanız sonuç felaket olur. Bize düşen tabiatı korumak. Yıllardır İstanbul olabilecek bir depremin endişesini yaşıyor. Büyük bir fay hattını geçtiğini öğrendik. Bununla ilgili vaktinde çalışmalar yapılsaydı. Durum şimdi farklı olurdu. İstanbul'da ilk deprem haritasını belediye başkanlığı döneminde biz yaptık. 99 depreminde bizim yaptığımız haritalardan yararlanıldı. Kentleşme politikası uygulanmadığı için bu sorunları yaşıyoruz. Kıyı bölgelerine dolgu zeminde yapılan yapılar çökme tehlikesi var. Bir kaç yıldır İstanbul'da binaların depreme dayanıklı bir hale getirilmesi için çalışmalar yapılıyor. Bu sadece devletin yapabileceği bir şey değil. Bireylere, sivil toplum kuruluşlarına, medyaya vatandaşlara büyük görevler düşüyor".
Başbakan Erdoğan daha sonra AK Parti İstanbul'a Hesap Veriyor" konulu toplantıya katılmak üzere otele gelen Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'le görüştü.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türk Kızılayı'nın "Afet Zararlarını Azaltma ve Toplumu Harekete Geçirme Projesi"nin tanıtım toplantısına katılmak üzere Grand Cevahir Oteli'ne geldi. Toplantıya, Erdoğan'ın yanı sıra Kızılay Genel Başkanı Tekin Küçükali, Kızılay Derneği Başdanışmanı Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara ve çok sayıda davetli katıldı.
Erdoğan, "Medya sivil toplum da destek vermeli. Her gün 653 tane yeni araç trafiğe giriyor. Plaka sayısını belirleyerek dondurmamız lazım. İstanbul'a plaka sayısı kadar araba girmeli. Bundan sonra yeni ilave bir araç İstanbul'a giremeyecek. Yeni araçların girmesi için ulaşım alt yapısı güçlendirilecek, öyle giriş yapılacak. Bunu İstanbul için yapmak zorundayız. İstanbul'u Türkiye'yi seviyorsak. Bunu yapmalıyız. Halkım bunu inanmalı. Otoriter, totaliter bir rejim içinde değiliz. Demokrasiyi yapmalıyız ama İstanbul için bir çok şeyi düşünmeliyiz" dedi.
Başbakan Erdoğan Londra'da, Tokya'da bunun değişik uygulamasının yapıldığını söyleyerek konuşmasına şöyle devam etti:
"Bunun alt yapısını medya, Sivil Toplum Kuruluşu hep birlikte yapacak. Halk buna inanacak. Belediye başkanımız bu dönem için de 103 tane katlı ve köprülü kavşak bitirdi. Ancak çalışmalar yetmiyor. Türk nüfus süreli artıyor. İstanbul'a giriş çıkış serbest İstanbul'a göç var. Yapılanlar yetmiyor. İsteyen istediği gibi İstanbul'a girip çıkıyor. Bundan sonran bir deprem felaketiyle karşılaştığımızda ne yapacağız sorusunun cevabını bulmak zor. Kaçak yapıları, binaları yıkalım depreme dayanaklı sağlam konutlar yapalım. Halkımız mağdur edelim demiyoruz. Halkımızı oraya taşıyalım. Vatandaşlarımız zabıtaya kiremit sallamasın. İstanbul'da bunu yapalım ki İstanbul'da daha güvenle yaşayalım. Yarın sabah ne olacak diye düşünmeyelim. Doğal afet ifadesi yanlış sanki alınacak bir tedbir yokmuş gibi bir şey ortaya çıkıyor. Çürük bina yapılırsa başa gelecek felakete doğal afet diyemeyiz Felaketin faturasını Allah'a kestik. Allah kuluna zulüm eder mi. Biz tedbirlerimizi aldık mı? Allah biz 'oku' diye hitap etti. İlmi bu yolda kullanacağız. Su akıp gidiyor. Fay hattı üzerindeki bir bölgeye bir bina inşaat etmeye kalkışırsanız sonuç felaket olur. Bize düşen tabiatı korumak. Yıllardır İstanbul olabilecek bir depremin endişesini yaşıyor. Büyük bir fay hattını geçtiğini öğrendik. Bununla ilgili vaktinde çalışmalar yapılsaydı. Durum şimdi farklı olurdu. İstanbul'da ilk deprem haritasını belediye başkanlığı döneminde biz yaptık. 99 depreminde bizim yaptığımız haritalardan yararlanıldı. Kentleşme politikası uygulanmadığı için bu sorunları yaşıyoruz. Kıyı bölgelerine dolgu zeminde yapılan yapılar çökme tehlikesi var. Bir kaç yıldır İstanbul'da binaların depreme dayanıklı bir hale getirilmesi için çalışmalar yapılıyor. Bu sadece devletin yapabileceği bir şey değil. Bireylere, sivil toplum kuruluşlarına, medyaya vatandaşlara büyük görevler düşüyor".
Başbakan Erdoğan daha sonra AK Parti İstanbul'a Hesap Veriyor" konulu toplantıya katılmak üzere otele gelen Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'le görüştü.
- Pavel Durov 15 Kasım
- Aleksandr Lukaşenko 14 Kasım
- Cihat Aral 11 Kasım
- Şimal 10 Kasım
- Edi Rama 09 Kasım
- Ayşe Egesoy 08 Kasım
- Victor Osimhen 07 Kasım
- Onur Osman 41
- Deniz Akkaya 39
- Özlem Özden 23
- Zahide Yetiş 23
- Nilüfer Şasev Özbek 19
- Yağız Aydoğan 19
- Demet Akalın 18
- Murat Başoğlu 17
- Murat Bardakçı 16
- Rana Alagöz 16
- Şebnem Dilligil 15
- Orhan Kaplan 14
- Selena Gomez 14
- Gülben Ergen 13
- Nejat İşler 13