Sabancı:'Kayıtdışı büyümenin önüne set çekiyor'
2007-01-22
TÜSİAD Başkanı Ömer Sabancı, piyasa ekonomisinin hukuki ve kurumsal altyapısındaki boşluklardan istifade ederek, iş dünyasının evrensel iş ahlakı ilkelerini ihlal eden kayıtdışı faaliyetlerin, girişimcilik ve rekabet ruhuna zarar verdiğini, adil rekabet ortamını bozduğunu, kaynakların etkin kullanılmasını engellediğini ve Türkiye’nin büyüme potansiyeli önüne set çektiğini kaydetti.
Kayıtdışı ekonominin boyutlarına ve yapısına ilişkin belirsizliğin mücadeleyi zorlaştırdığını belirten Sabancı, Türkiye’de, özellikle, vergi yüklerinin doğurduğu maliyetler konusunda önemli bir sıkıntı bulunduğunu ifade etti.
Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD), kayıtdışı faaliyetlerin, büyümenin önüne “set” oluşturduğunu söyledi.
TÜSİAD’ın “İstikrarlı Büyüme Önündeki Engel: Kayıtdışı Ekonomi” başlıklı semineri başladı. “Kayıtdışı Ekonomi ve Sürdürülebilir Büyüme: AB Yolunda Değerlendirme ve Çözüm Önerileri” raporunun da tanıtıldığı seminerin açılışında konuşan Ömer Sabancı, kayıtdışının Türkiye’nin yakaladığı büyüme performansının devamı için engel olduğunu söyledi.
“KAYITDIŞI BÜYÜMENİN ÖNÜNE SET ÇEKİYOR”
TÜSİAD olarak kayıtdışı ile mücadeleyi, özellikle son 3 yılda, önceliklerden biri olarak belirlediklerini dile getiren Sabancı, piyasa ekonomisinin hukuki ve kurumsal altyapısındaki boşluklardan istifade ederek, iş dünyasının evrensel iş ahlakı ilkelerini ihlal eden kayıtdışı faaliyetlerin, girişimcilik ve rekabet ruhuna zarar verdiğini, adil rekabet ortamını bozduğunu, kaynakların etkin kullanılmasını engellediğini ve Türkiye’nin büyüme potansiyeli önüne set çektiğini kaydetti.
“CİDDİ MÜCADELE GEREKİYOR”
Sabancı, serbest pazar ekonomisinin şartlarına ayak uyduramayan ve gittikçe artan rekabetçi düzen içinde hayatta kalmak için verimliliklerini yeterli ölçüde artıramayan firmalar kısmen veya tamamen kayıtdışına geçme yolunu seçtiğini söyledi. Ömer Sabancı, kayıtdışılığın varlığı, katma değer ve uzun dönemli büyümeyi sağlayacak gerçek rekabet şartlarının oluşmasına engel olduğunu vurgularken, kayıtdışı faaliyetin, bu faaliyet içinde bulunan firmaya sağladığı kısa dönemdeki avantaj uzun dönemde dezavantaja dönüştüğüne de dikkat çekti. Sabancı, “Kayıtdışının bugün yol açtığı toplumsal maliyet ve kayıtdışında çalışan firmalar için yarın neden olacağı zorluklar, kayıtdışı ile ciddi bir mücadeleyi gerektirmektedir” dedi.
BELİRSİZLİK MÜCADELEYİ ZORLAŞTIRIYOR
Kayıtdışı ile mücadelenin zorluklarından birisinin de uğraşılan sorunun boyutlarına ve yapısına ilişkin belirsizlik olduğunu söyleyen Sabancı, “Türkiye’de kayıtdışı ekonominin boyutları konusunda, kayıtdışılığın tanımı gereği, üzerinde uzlaşılan ortak bir rakam bulunmamaktadır. Bu büyüklüğün tahminine yönelik çalışmalar birbirlerinden farklı sonuçlar verse de hepsi kayıtdışı ekonominin Türkiye’de ciddi bir boyuta ulaştığına işaret etmektedir” diye konuştu. TÜİK verilerine göre, çalışmakta olan nüfusun neredeyse yarısının hiçbir sosyal güvenlik kurumuna kayıtlı bulunmadığını aktaran Sabancı, şöyle konuştu:
“Kayıtdışı çalışan 10 milyon 655 bin kişi, hiç bir sosyal güvenlik hakkından yararlanamamaktadır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yürütülen Kayıtdışı İstihdamla Mücadele projesinde elde edilen bulgulara göre, çalışanların, kayıt altına alınamamasının kamuya maliyeti yıllık brüt 17 milyar YTL civarındadır. Örnekleri, işgücü piyasası dışına çıkarmak da mümkündür. Genel olarak iş yapmanın kolaylığı ile kayıtdışı ekonominin büyüklüğü arasında negatif bir korelasyon olduğu, göstergelerin işaret ettiği bir gerçektir. İş ve yatırım yapmayı kolaylaştıran adımların atılmasıyla, rekabet ve verimliliğin artması ve kayıtdışılığın azalması mümkün olmaktadır.”
VERGİ SİSTEMİ BEKLENTİLERİ KARŞILAMAKTAN UZAK
TÜSİAD Başkanı Sabancı, son yıllarda, Türkiye’de iş ve yatırım yapmayı kolaylaştıran birçok adım atıldığına işaret ederken, Türkiye’de, özellikle, vergi yüklerinin doğurduğu maliyetler konusunda önemli bir sıkıntı bulunduğunu söyledi. Bu durumun ise ülke içindeki yerleşiklerin alacağı yatırım kararları kadar yurtdışından yapılacak yatırımları da etkilediğini vurgulayan Sabancı, küreselleşme süreciyle beraber, başta sermaye olmak üzere, mal ve hizmetleri, emeğin daha mobil hale geldiğini ve üretim faktörlerinin, daha uygun vergi sistemleri olan ülkeleri tercih ettiğini ifade etti. Sabancı, küreselleşme trendine bağlı olarak dünyada artan vergi rekabeti karşısında vergi sisteminin beklentileri karşılamaktan oldukça uzak olduğunu belirterek, bu durumun düzeltilmesinin özellikle makro dengeler açısından ele alınması gereken öncelikler arasında saydı. Bu yapının, sürdürülebilir ekonomik büyümenin önünde ciddi bir engel olduğunu dile getiren Ömer Sabancı, ücretler üzerindeki vergi yükü ve sosyal güvenlik primi oranları açısından, Türkiye’nin OECD ülkeleri arasında en yüksek konumda bulunduğunun altını çizdi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın yürüteceği Kayıtdışı İstihdamla Mücadele Projesini (KADİM) çok önemli bulduklarını aktaran Sabancı, bu projenin kayıtdışı ile mücadelede, somut ve önemli sonuçlarının olmasını beklediklerini söyledi. Sabancı, şirketlerin kayıtdışı faaliyetlerde bulunmalarının, şeffaf ve hesap verilebilir normlarda çalışmalarını engellediğini, muhasebe ve finans hesaplarının kabul edilen standartlarda hazırlanmasına engel olduğunu kaydetti. Rekabet dezavantajları ile iş ve yatırım ortamının külfetleri kayıtdışılığa yol açtığını, kayıtdışılığın neden olduğu büyümeyi teşvik edecek mekanizmalardaki tıkanıklıklar rekabet ve verimlilik artışlarını engellediğini söyleyen Sabancı, “Bu kısır döngünün kırılması hiç şüphesiz pahalı ve zordur. Güçlü bir siyasi irade, kapsamlı bir strateji ve güçlü bir toplumsal mutabakat gerektirmektedir. Ancak, uzun dönemde elde edilecek kazanımlar karşısında, katlanılması gereken maliyet ve zorluklar çok önemsiz kalacaktır” diye konuştu.
Kayıtdışı ekonominin boyutlarına ve yapısına ilişkin belirsizliğin mücadeleyi zorlaştırdığını belirten Sabancı, Türkiye’de, özellikle, vergi yüklerinin doğurduğu maliyetler konusunda önemli bir sıkıntı bulunduğunu ifade etti.
Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD), kayıtdışı faaliyetlerin, büyümenin önüne “set” oluşturduğunu söyledi.
TÜSİAD’ın “İstikrarlı Büyüme Önündeki Engel: Kayıtdışı Ekonomi” başlıklı semineri başladı. “Kayıtdışı Ekonomi ve Sürdürülebilir Büyüme: AB Yolunda Değerlendirme ve Çözüm Önerileri” raporunun da tanıtıldığı seminerin açılışında konuşan Ömer Sabancı, kayıtdışının Türkiye’nin yakaladığı büyüme performansının devamı için engel olduğunu söyledi.
“KAYITDIŞI BÜYÜMENİN ÖNÜNE SET ÇEKİYOR”
TÜSİAD olarak kayıtdışı ile mücadeleyi, özellikle son 3 yılda, önceliklerden biri olarak belirlediklerini dile getiren Sabancı, piyasa ekonomisinin hukuki ve kurumsal altyapısındaki boşluklardan istifade ederek, iş dünyasının evrensel iş ahlakı ilkelerini ihlal eden kayıtdışı faaliyetlerin, girişimcilik ve rekabet ruhuna zarar verdiğini, adil rekabet ortamını bozduğunu, kaynakların etkin kullanılmasını engellediğini ve Türkiye’nin büyüme potansiyeli önüne set çektiğini kaydetti.
“CİDDİ MÜCADELE GEREKİYOR”
Sabancı, serbest pazar ekonomisinin şartlarına ayak uyduramayan ve gittikçe artan rekabetçi düzen içinde hayatta kalmak için verimliliklerini yeterli ölçüde artıramayan firmalar kısmen veya tamamen kayıtdışına geçme yolunu seçtiğini söyledi. Ömer Sabancı, kayıtdışılığın varlığı, katma değer ve uzun dönemli büyümeyi sağlayacak gerçek rekabet şartlarının oluşmasına engel olduğunu vurgularken, kayıtdışı faaliyetin, bu faaliyet içinde bulunan firmaya sağladığı kısa dönemdeki avantaj uzun dönemde dezavantaja dönüştüğüne de dikkat çekti. Sabancı, “Kayıtdışının bugün yol açtığı toplumsal maliyet ve kayıtdışında çalışan firmalar için yarın neden olacağı zorluklar, kayıtdışı ile ciddi bir mücadeleyi gerektirmektedir” dedi.
BELİRSİZLİK MÜCADELEYİ ZORLAŞTIRIYOR
Kayıtdışı ile mücadelenin zorluklarından birisinin de uğraşılan sorunun boyutlarına ve yapısına ilişkin belirsizlik olduğunu söyleyen Sabancı, “Türkiye’de kayıtdışı ekonominin boyutları konusunda, kayıtdışılığın tanımı gereği, üzerinde uzlaşılan ortak bir rakam bulunmamaktadır. Bu büyüklüğün tahminine yönelik çalışmalar birbirlerinden farklı sonuçlar verse de hepsi kayıtdışı ekonominin Türkiye’de ciddi bir boyuta ulaştığına işaret etmektedir” diye konuştu. TÜİK verilerine göre, çalışmakta olan nüfusun neredeyse yarısının hiçbir sosyal güvenlik kurumuna kayıtlı bulunmadığını aktaran Sabancı, şöyle konuştu:
“Kayıtdışı çalışan 10 milyon 655 bin kişi, hiç bir sosyal güvenlik hakkından yararlanamamaktadır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yürütülen Kayıtdışı İstihdamla Mücadele projesinde elde edilen bulgulara göre, çalışanların, kayıt altına alınamamasının kamuya maliyeti yıllık brüt 17 milyar YTL civarındadır. Örnekleri, işgücü piyasası dışına çıkarmak da mümkündür. Genel olarak iş yapmanın kolaylığı ile kayıtdışı ekonominin büyüklüğü arasında negatif bir korelasyon olduğu, göstergelerin işaret ettiği bir gerçektir. İş ve yatırım yapmayı kolaylaştıran adımların atılmasıyla, rekabet ve verimliliğin artması ve kayıtdışılığın azalması mümkün olmaktadır.”
VERGİ SİSTEMİ BEKLENTİLERİ KARŞILAMAKTAN UZAK
TÜSİAD Başkanı Sabancı, son yıllarda, Türkiye’de iş ve yatırım yapmayı kolaylaştıran birçok adım atıldığına işaret ederken, Türkiye’de, özellikle, vergi yüklerinin doğurduğu maliyetler konusunda önemli bir sıkıntı bulunduğunu söyledi. Bu durumun ise ülke içindeki yerleşiklerin alacağı yatırım kararları kadar yurtdışından yapılacak yatırımları da etkilediğini vurgulayan Sabancı, küreselleşme süreciyle beraber, başta sermaye olmak üzere, mal ve hizmetleri, emeğin daha mobil hale geldiğini ve üretim faktörlerinin, daha uygun vergi sistemleri olan ülkeleri tercih ettiğini ifade etti. Sabancı, küreselleşme trendine bağlı olarak dünyada artan vergi rekabeti karşısında vergi sisteminin beklentileri karşılamaktan oldukça uzak olduğunu belirterek, bu durumun düzeltilmesinin özellikle makro dengeler açısından ele alınması gereken öncelikler arasında saydı. Bu yapının, sürdürülebilir ekonomik büyümenin önünde ciddi bir engel olduğunu dile getiren Ömer Sabancı, ücretler üzerindeki vergi yükü ve sosyal güvenlik primi oranları açısından, Türkiye’nin OECD ülkeleri arasında en yüksek konumda bulunduğunun altını çizdi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın yürüteceği Kayıtdışı İstihdamla Mücadele Projesini (KADİM) çok önemli bulduklarını aktaran Sabancı, bu projenin kayıtdışı ile mücadelede, somut ve önemli sonuçlarının olmasını beklediklerini söyledi. Sabancı, şirketlerin kayıtdışı faaliyetlerde bulunmalarının, şeffaf ve hesap verilebilir normlarda çalışmalarını engellediğini, muhasebe ve finans hesaplarının kabul edilen standartlarda hazırlanmasına engel olduğunu kaydetti. Rekabet dezavantajları ile iş ve yatırım ortamının külfetleri kayıtdışılığa yol açtığını, kayıtdışılığın neden olduğu büyümeyi teşvik edecek mekanizmalardaki tıkanıklıklar rekabet ve verimlilik artışlarını engellediğini söyleyen Sabancı, “Bu kısır döngünün kırılması hiç şüphesiz pahalı ve zordur. Güçlü bir siyasi irade, kapsamlı bir strateji ve güçlü bir toplumsal mutabakat gerektirmektedir. Ancak, uzun dönemde elde edilecek kazanımlar karşısında, katlanılması gereken maliyet ve zorluklar çok önemsiz kalacaktır” diye konuştu.
- Okan Demir 18 Aralık
- Süleyman Saim Tekcan 18 Aralık
- Reshad Strik 16 Aralık
- Derya Uluğ 15 Aralık
- Balım Sultan 12 Aralık
- Charles Leclerc 10 Aralık
- Aka Gündüz Temur 09 Aralık