Okan Demir
Okan Demir Biyografisi
Ailesi ve kökenleri
Okan Demir'in ve ailesinin kökenleri, Türklerin en başlangıç olarak aldığı ataları Peygamber Hz. Nuh'un oğlu Yasef'e kadar gitmektedir. Kendisi hakkında; soy geçmişi, Türklerin çok fazla göçer ve yeni yurt arayışı olması nedeniyle çok fazla detaya inememek ile birlikte, yakın tarihimizde yaşanan 1. Dünya Savaşı ve 2. Dünya Savaşı Balkanlarda Türklerin soy kayıtlarından; günümüze kadar; ulaşmak büyük engel oluşturmaktadır. Demir'in ailesi 1. Dünya Savaşı ve 2. Dünya Savaşı daha sonrasında mübadele ile gelen Balkan göçmenlerindendir, yakınlarının parça parça gelmesi nedeniyle tam olarak sayısı bilinmemektedir. Osmanlı Devleti'nin son yıllarda yaşamış olduğu toprak kayıpları ve Anadolu coğrafyası dışındaki topraklarda irili ufaklı yaşanan devlete ve işleyişine kasıt sabotajları, çetecilerin saldırıları tam isabetli bir nüfus sayımına engel olmuştur. Bu nedenle o coğrafya içerisinde bulunan Türk kitleler daha çok geçmiş devlet arşivleri ve atalarının onlara miras olarak anlatımlarını, bıraktıkları ile soy konusunda ilerlemektedir. Geçmişten günümüze tarihçilerden gelen -Kendin ve babanın babasından ve dedesinden 3 kuşak yukarıya sayamıyorsan kesinlikle Türk'sün.- sözü bu sebepten ortaya çıkmıştır. Okan Demir'de aile soyu ve kökenine henüz bu bağlamda bakabilmektedır.
Devlet arşivleri ve aile büyüklerinin mirasları ile Okan Demir'in soyu Balkanlardan, Osmanlı İmparatorluğu tahtına II.Mehmed'in (Fatih Sultan Mehmed) geçmesi ile dağılan, dağıtılan Karamanoğlu Beyliği Devletine ve Oğuz Türklerine dayanmaktadır. Osmanlı Beyliği, İmparatorluğa adım atması ile Anadolu içlerinde bulunan büyük tımar ve aile sahiplerini uç beyliği görevlerine, payitaht ve yakın olan toprakların dışındaki topraklarda tımar sahibi yaparak burada kendisine dair tehlike arz edebileceğini düşündüğü nüfusu dağıtmıştır. Atalarının ailesinin nüfusu ilk kez olmasa da bu zorunluluk ile parçalanmıştır. Babaannesinin ailesinin soyadı olmadan önceki lakapları olan Sipahi lakap ve soyadı buradan gelmektedir. Soyadı kanunu gelmeden öncesinde Balkanlarda soyadı yerine kullanılan her aileye ait o aileyi temsilen bir lakap, takma adlar mevcuttur. Babasının babası Mehmet Bey'in ailesinin lakabı Çapanitsa bugün Türkiye'de Çapan,Çapanoğlu ve Çapanlar olarak bilinen, kullanılan soyadını temsil etmektedir. Bu soyadı ile ilgili birçok rivayet içeren sözler mevcut olsa da en belirgin olarak göze çarpan rivayet, Aksak Emir Timur, Akkoyunlular, Karakoyunlular ve Karamanoğulları'nın soydaşları olmaları, Timur ile Yıldırım Bayezid arasındaki savaşta belirleyici etken unsur söylentisi olmasıdır.
Türkiye'ye gelen Mehmet Bey ve ailesi eski Türkçe'de; Timir, Timur olan Demir soyadını almıştır. Annesinin babası Ahmet Bey ve ailesinin Balkanlarda lakapları Hafız, Evliya.Hoca, Alim Soyu gibi anlama gelen Hafızov, Hafızova olarak geçmektedir. Demir'in ailelerinin Türkiye'ye gelmeden önce Balkanlarda ki hayatı ve geldikten sonra ki hayatları pek kolay geçmemiştir. Balkan toprakları parçalanıp her ne kadar Yugoslavya Krallığı tekrar komitern yapıda kurulmuş olsa da Josip Broz Tito'ya kadar toprak ve tımar sahibi olan Türkler kendilerini idare edebilir durumdaydılar. Dedesi o dönem küçük çocuk olan Ahmet Bey'in ağabeyi Mehmet Bey 2. Dünya Savaşı sırasında Almanların işgali nedeniyle üzerine ısırgan otundan yapılmış bir iplikten kazak, tüfeği ile işgale karşı arkadaşlarıyla dağa çıkıp direniş örgütleyen dünya tarihinde Partizan olarak geçen kendisi kayda geçilemeyen bu sebep ile bilinmeyen ilk Partizan ve Türk’tür. Başlangıçta oluşturmuş olduğu grubun yiyecek ve mühimmat sıkıntılarının çok büyük olması, sayılarının az olması nedeniyle, Josip Broz Tito'nun halkın ayaklanmaya başlamasıyla oluşturmuş olduğu grup ile birleştiler. Tito'nun halkı bir arada tutacağının ve hiçbir etnik ayrım yapılmayacağının sözünü alan, söylem ve eylemlere inanan Mehmet Bey gibi grup liderleri, liderliği tek çatı altında Josip Broz Tito'nun elinin altına vermeye ikna oldular. İtalya'da, Balkanlarda ve Orta Avrupa'nın birçok yerinde etki sahibi olan Partizanlar 1948 sonrası yeni dünya düzenini ve savaşlarını belirledi. Avrupa'da savaşın bitmesi ile yeniden kurulan Yugoslavya artık halk kahramanı olarak görülen Tito'nun diktatörlük eli ile Komünist, Komiter Yugoslavya oldu. Komünizmin gelmesi ile toprak ağası ve toprak sahibi olan Türklerin uzun soluklu kendi topraklarında barınamama, karınlarını doyuramama bazılarının kendi topraklarının artı değerinden yararlanamadan; ekin bulmak zorunda kalma kabusu başladı. Tito'nun getirmiş olduğu düzenlemelere ve slavların ırkçı tutumlarına, tacizlerine, adaletsizliklerine dayanamayan Türklerin büyük bir bölümü ile Anadolu'ya zorlu dönüş başladı. Anadolu'ya dönüşteki ilk durak İstanbul oldu. Ailesinin bir kısmı İstanbul'dan vilayetlere dağılarak kaldı. İkinci durak Manisa'daki vilayetlerde bir kısmı kaldılar. 3. ve son durak ise İzmir oldu. İzmir'e gelenlerin büyük bir kısmı bir arada kalsalar da burada da vilayetlere dağılma oldu. Anavatanına hiçbir varlıksız dönen özü Türk olan göçmenler burada da uzun bir süre gavur olarak anılmaya başlandı. Okan Demir her iki ailenin birleşmesi sonucu 7 Mart 1993'te İzmir'de doğdu.
İlk yılları ve eğitimi
Okan Demir gözlerini İzmir Bornova'da hayata açtı. Bulunduğu semt, diğer semtler itibarı ile daha sakin ve yeşil çevreye hakim bir alandaydı. İlkokul öğrenimine Bornova ilçesinde bulunan Ergenekon İlköğretim Okulu'nda 1998 yılında anasınıfı öğrencisi olarak başladı. Buradaki eğitim sürecinde bazı eğitmenler tarafından ilgi, bazı eğitmenler tarafından ise tepki gören Demir'in beşinci sınıfa kadar eğitimi bu okulda devam etti. Öğretmenlerinin Demir'in zeki olduğu konusundaki görüşleri aileyi daha iyi bir eğitim verebilecek yeni okul arayışına itti. 2004 yılında ortaokul öğrenimini tamamlamak amacıyla Bornova ilçesinde bulunan Suphi Koyuncuoğlu İlköğretim Okuluna kayıt ettirildi. İlk öğrenim hayatını burada tamamlayan Demir, ortaöğretim kurumları seçme ve yerleştirme sınavı sonucunda aldığı puan ile İzmir'in ilçesi Çeşme'de Ertan Anadolu Meslek Lisesi Yat Kaptanlığı bölümünü kazandı. Burada ki eğitim durumu devletin yeni proje okul planlaması nedeniyle ancak bir dönem sürdü. 2008-2009 yılları arasında yine Çeşme'de açılan Ulusoy Anadolu Teknik Denizcilik Meslek Lisesine geçti. Çocukluk yıllarında Altay Spor Kulübü Futbol okulundaydı, bir takım kişisel durum nedeniyle devamını getiremedi. Lise dönemi bittikten sonra annesinin isteği üzerine yatay geçiş hakkından faydalanarak Ordu Üniversitesi Gemi Makineleri Meslek Yüksek Okuluna kayıt oldu. Buradaki eğitim sürecine 1 sene kadar devam edip okulu dondurma kararı aldı. Mesleki olarak herkesin üniversite mezunu olması için açılan okulun hiçbir şekilde eğitim kalitesi ve kişisel katkısı olmaması nedeniyle meslek yüksek okulundaki öğrencilik hayatına son verdi. Denizlere açılarak birçok Avrupa, Kuzey Afrika, Karadeniz, Akdeniz ülkelerini görebilme fırsatı yakaladı.
Çalışmaları ve Meslek Hayatı
Demir’in yaşantısında başına gelenler kimi için şans kimi için kader diyebileceği niteliktedir. Tıpkı bu tesadüf düzeni çalışmaları içinde geçerlidir. Demir bir Türk denizcisidir. ışGemi Makineleri Vardiye Mühendisliği üzerine eğitim almtır. Kendisini Türk denizciliği adına asker olarak yetiştirmeyi düşünürken yine bir kimisi için tesadüf üzerine lise yıllarında karşılaştığı bir adamdan ‘’Evlat! Asker olmak sana yakışır, Ancak senin görevin bu değil. Eğer bu düşüncende ısrarcı olacak olursan hayatın büyük kayıplarını yaşayacaksın. Buna hazır değilsin!’’ sözünü dinleyerek bu yönde resmi olarak ilerlemekten uzak kalmıştır. Onun yaşıtları arasında bulunan gençlerin bazıları askeri öğrencilikten Fetö mağduru oldular. Demir’in çalışmaları tez üzerine olmaktan çok, kendi sorduğu sorulara araştırma ve üzerine fikir üreterek geliştirme yolunda ilerlemeye metin haline almaya dayalıdır. Bir çoğu teorik olarak kalmak ile birlikte çok büyük bir bölümü yayınlanmadı, yayınlamak istedikleri teknolojik zaafiyetler yüzünden bugün kayıp ve bir kısmı ise ne yazık ki başka insanların teorik planı uygulamaya geçirmesi ile günümüz hayatının içerisinde bulunmaktadır. Bir düşünceyi başka bir insanın düşünebilme imkanı her daim mevcut.
Okan Demir çalışma yaşamında 168 Sivil Toplum Örgütü ve 1 Siyasi parti kurulumunda yer almıştır. Bugün bu sivil toplum kuruluşlarından 160’nın nihai amaçlarından sapması hizipleşmesi sonucu mevcudiyetlerinin sonlanmasında tıpkı bir filmde başrolü oynar gibi görev üstlenerek nihayete ulaştı. Şu an aktif olarak Türkiye Cumhuriyeti Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Dijital Platformunun kurucusudur.
Kendisinin siyaset yaşamına girmesine en büyük etken figürler Nihat Genç, Banu Avar, Uğur Mumcu, Necip Hablemitoğlu gibi kişilerdir. Önde gelen dönemin aydınlarını çocuk yaştan takip ederek okuması bu figürlerin eylem ve söylemleri ile ülkenin sorunlarının küçük yaşta kısır döngü içerisinde bulunduğunu kavraması sebep ve etken belirleyici unsur olmuştur. Gazi Mareşal Mustafa Kemal ATATÜRK’ün “ Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir ” vecizesi üzerinde durarak siyaset hayatına yön vermeye çalışmaktadır.
Dünden Bugüne Araştırmaları ve Çalışmaları;
2007 İnternetin Geleceği
2008 Siyaset
2009 Türk Sosyolojisi
2009 Türkiye Siyaseti
2010 Birizm düşüncesi, Birizm Nasıl Olmalı?
2010 Otonom Makinelerin Geleceği
2011 CHP üyeliği ‘’Neden CHP?’’
2011 Terör ve Anti Terör
2011 İnsansız Otonom Araçlar Mümkün mü?
2011 Eğitim,Müfredat, Yönetmelik ve Kurum Kuruluşlar
2012 Grafoloji/ Yazı Bilimi ve Yazının Önemi
2012 Gazi ‘’Neden El Yazısı Kullanıyor?’’
2012 Türkiye’de Sürekli Değişen Alfabe Fontları
2012 Disleksi Nedir? Bende Disleksi miyim?
2012 İnönü Gerçeği Türkiye’de Eğitim
2012 Gazi'nin Ölümü
2012 İnsansız Hava Aracının Ortaya Çıkması ile İnsansız Deniz Aracı Teorisi
2013 İnsan Psikolojisi ve Gereklilikleri
2013 Otonom Çevre ve Kentler
2014 Otonomik Teknolojinin Etkileri
2014 Otonom Sistemin Getireceği ve Götüreceği Meslekler
2014 Network Marketing
2014 Hukuk Sistemleri
2014 CHP üyeliği istifası
2014 2021 yılı Şubat ayına kadar devam eden 162 adet Sivil Toplum Kuruluşunda bulunmak
2014 Mafyokrasi nedir? Sedat Peker Gibi Figürler Kimdir?
2015 Otonom Teknolojinin Hukuka Etkileri
2015 Otonom Teknoloji İle Devlet Yönetimi
2015 İnsan Hayatında Sivil Toplum Kuruluşları
2016 Saadet Partisi Üyeliği ile Siyasal İslam
2016 Siyasal İslam Düşünce Sosyolojisi
2016 Türkiye’de Sosyalizm Düşüncesi
2016 Komünizm ve Türkiye
2016 Demokrasi, Kapitalizm, Emperyalizm
2016 Güneş Dil Teorisi
2016 Otpor ve Canvas, Bağları?
2016 OECD-CFR Gibi Kuruluşlar Kim?
2016 Sağlık Terörü Virüsler?
2016 Börü Budun?
2017 Biz Kimiz? Türkler!!!
2017 Kürtler Kimdir? Türk ile Kürt Kanı
2017 Kürtçülük ve Doğuşu
2017 PKK neden doğdu?
2018 Şamanizm/ Tengricilik,İslam,Hristiyanlık,Yahudilik,Budizm,Hinduizm,Sihizm,Sabetay,
2018 Tüm Dinler
2018 Gezi ve Fetö
2019 Neden 1919? Neden Mustafa Kemal?
2019 9 Oğuz kim?
2019 Tarikatlar ve Cemaatler
2019 19 sayısının önemi nedir? Kim bu 19’lar?
2019 Egemenlik Kayıtsız Şartsız Nasıl Milletin Olur?
2019 2023’te Türkiye. 2023 Mart Neden Önemli?
2019 Kökbörü figürü?
2019 Kilit Ülke Türkiye
2019 Blockchain ve Metaverse
2020 Yeninin üzerine Yeni Dünya Düzeni ve Yeni Türkiye Söylemi
2020 İnsan Sosyolojisinde Kuşaklar
2020 Faşizm
2021 Türkiye’de Sivil Toplum Kuruluşları Üzerinden Terör
2021 Youtube Resmi Kanalı Kurulumu
2021 Z Kuşağı ve Hedonizm
2021 4.5 G Endüstri 4.0 ve 5.0
2021 5.0 Göre Şekillenecek Türkiye
2021 Güç Birliği Partisi Üyeliği
2021 Gençlik ve Gençlikte Siyaset
2021 Kuşakların Yeni Genel Seçimdeki Etkileri
2021 Sosyal Medya Alışkanlıkları ve Değişkenliği
2021 İstikbal Göklerde mi?
2022 Yangın Gazoz Otorite- Youtube Programı
2022 Okan Demir Yasaları
2022 Köklerin İzinde 3039 Kitap Yazımı Başlangıcı- Otonom Türkiye Cumhuriyeti
2022 Vatan Toprağının Savunması İçin Örgütlenme Modeli Düşünceleri
2022 Türkiye Cumhuriyeti Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Dijital Platformu Kurulumu
2023 Milletvekilliği Adaylığı
2024 Türkiye Uyanış Partisi Gençlik Kolları Ege Bölgesi Sorumlusu
2024 Türkiye Uyanış Partisi Gençlik Kolları Genel Başkanlığı
2024 Türkiye Uyanış Partisi Genel Başkan Basın Danışmanlığı
Siyasi yaşamı
Demir’in siyasi olarak görüşleri ve öngörüleri, tahmin gücü, düşünceleri çok erken yaşlarda, 2003 yılı Irak işgali ile belirgin olarak başladı. Bazı fikir ve görüşlerinin bugün hala kendisinin söylemiş olduğu yaşlarında başka çocuk, genç, yaşlı kitlelerce dile geliyor, sorunların hala devam edebiliyor olmasından ötürü üzüntülü hal içindedir. Ailesinin, yakınlarının siyasi duruş olarak parçalı bir halde olması, bu parçalı halin aynısının ülkede olması, ne yazık ki Türkiye yararına olmaması düşüncesi nedeniyle apolitik bir hale bürünerek siyasi partilerden 19 yaşına kadar uzak kalmıştır. Ancak daha sonra her ne kadar uzak kalınırsa hiçbir yarar ve bilgi sahibi olabilmeyi sağlayamayacağı düşüncesi nedeniyle bu grupların içerisine adım atma girişiminde bulunmuştur.
Cumhuriyet Halk Partisi
İlk siyasi parti adımı ülkenin kurucu partisi ünvanına sahip olan, yaşamış olduğu il içerisinde baskın olan Cumhuriyet Halk Partisi CHP oldu. Burada ki amacı kesinlikle parti içerisinde ilerlemek değil, onları gözlemlemek, incelemekti. Resmileşmeyen Üye sıfatı ile kalarak kendince yapması gereken araştırmayı tamamladıktan sonra üyelik sürecini tamamlanmadan sonlandırdı. CHP içerisinde iken birçok dernek ve sivil toplum kuruluşu ile tanışarak işleyişlerini, ülke içerisindeki etkilerini benimsedi. Her ne kadar seçmen ve üyelik geçmişi olarak aklının bir kesiminde CHP olsada her daim apolitik bir duruş halindeydi. Bu benimsemiş olduğu apolitik duruş karakteristik olarak bir çok özellik ve öğrenim kazandırmış olsa da, yaşayış olarak düşman kazandırdı ve belkide hala kazandırıyor. Sivil toplum örgütlerinin etkilerinden yararlanmak ve ülke sorunlarına çözüm olabilmek, ülke siyasetine etki edebilmek adına birçok sivil toplum örgütü hareketine katılım sağladı. Bunların büyük bir kısmında kurucu ve kurulmasına katkı sağladı. Kendisinin etken olarak kurucu yada kurucularından olduğu sivil toplum örgütlerinin Türk ocakları, dernek vb. büyük kısmının faaliyetini ortadan kaldırdı. Geçmiş siyasi üyeliği ve mevcudiyetteki iktidarın içerisinde görmüş olduğu bozuklukların sivil toplum örgütleri içerisinde de mevcudiyet göstermesi bunda en büyük etken oldu. İnsanoğlunun topluluk olma içgüdüsü üzerine oluşan sivil toplum örgütleri ve siyasi partilerin büyük kısmının işleyişinin halkın yararına olma gereksiniminin karşılanmaması ve tek bir şahıs veya kurum,kuruluş, oluşlara göre çalışıyor, işletiliyor olması, bu yapıların kendi menfaat odakları ve grupları için tarihin tüm kısmı ile kendi lehlerinde oynamaları, bu lehlerin karşısında duran vatandaşlara karşı mafyokrasi uygulanması kendisinin bu alandanda uzaklaşmasına neden olmuştur.
Saadet Partisi
Türkiye’de yeni yükselen güç, trend olan Siyasal İslam doktrini ve hareketinin öncüsü olan ve bu günün iktidarını doğuran Saadet Partisine kendi mesleğinde ağabey, bir büyük öncü sayılabilecek Necmettin Erbakan’ın lider olması bu kanada yaşadığı çevre itibariyle yabancı olması sebebi ile merak duyması ve amcasının isteği, hatrı üzerine üye sıfatında katılım sağlamıştır. Buradaki üye sıfatı süreci Necmettin Erbakan’ın hak yoluna yürümesi ile gelişen durumların sonucu olarak sonlamıştır. Bu süreç zarfı içerisinde yapmış olduğu inceleme ve araştırmalar sonucu Siyasal İslam hakkında bilgi sahibi olarak geçmişi ile kıyas yapabilme fırsatı yakaladı. Bu kıyas sonucu her iki kitlenin de isteklerinin aynı olması fakat fanatizm nedeniyle ayrıldıklarını görmesi acı verici olmuştur.
Güç Birliği Partisi
Güç Birliği Partisi ile tanışması Manisa ili Turgutlu İlçesine iş nedeniyle yerleştiği esnada gerçekleşti. Geçmiş siyasi hayatı ve tecrübelerinden varmış olduğu sonuç üzerine tekrar apolitik duruş içerisinde olan Demir’in, buraya katılım süreci başlangıç esnasında pek o kadar sıcak ve istekli değildir. Ancak bu durum kendisinin söylemi üzerine parti tüzüğünü eline aldığı an değişmiştir. Güç Birliği Partisi içerisinde Demir'in ilk görevi Turgutlu İlçe Teşkilatı içerisinde Gençlik Kolları Başkanlığı ile başlamıştır. Buradaki konumunda pek uzun süre kalamadı. Kendisine Güç Birliği Partisi Başdanışman Yardımcılığı görevi verildi. Bu görevinde de pek uzun soluklu kalamadan doğrudan doğruya Genel Başkan Ali Karnap'ın sorumluluğuna ait kurulan Genç Adanmışlar Grubu üyeliğine alındı. Burada ki başkanlık görevi boyunca yapacak olduğu her şey ile Genel Başkan'a sorumludur. Genç Adanmışlık Grubu başkanlarından biri olan Demir, bu göreve ek olarak Turgutlu İlçe Teşkilatı Başkanı'nın istifası nedeniyle Turgutlu İlçe Teşkilatı Başkanlığını üstlenmiştir. Genç Adanmışlar Grubu üyeliğinin sorumluluğu genel başkan başyardımcılığıdır. Burada ki yaşantısını ne yazık ki istediği gibi sürdüremeyeceğini anlayan Demir, doğup büyüdüğü İzmir Bornova'ya geri dönmüştür. Uzun süredir İzmir ilinin parti adına teşkilatlanmakta güçlük çekmesi ve gereken kongre, ilçe sayısına sahip olmaması nedeniyle İzmir Bornova İlçe Teşkilatı Başkanlığını üstlenmiş kongresini yaparak Yargıtay tarafından almış olduğu mazbata ile Güç Birliği Partisi adına ilk defa resmiyetteki Bornova İlçe Teşkilatı Başkanlığına ve İzmir İl Başkanlığı yardımcısı ve delegesi sorumluluğunda devam etmekteydi. 28. Dönem İzmir 2. Bölge 2. Sıra Milletvekili adayı olması nedeniyle ilçe başkanlığından istifa etmiştir. Seçimlerin sona ermesinden kısa bir süre sonra 15.07.2023 tarihinde ise siyasi parti faaliyeti yaşamına istifa ile son vermiştir.
Cumhuriyetçi Vatanseverler Hareketi ve Nihat Genç
Demir, Cumhuriyetçi Vatanseverler Hareketinin ilk ortaya çıkışı ve Nihat Genç ile Veryansın Tv aracılığında duyurulması ile sıkı takipçilerinden biri olmuştur. Duyurulduğu süreç içerisinde Güç Birliği Partisi Genel Başkan Yardımcılığı yapan Demir, Nihat Genç’in “Kimseyi Eleştirmekten Korkmayın” söylemi üzerine ilk eleştirel cümlelerini gerek Veryansın TV yayınlarının altına yorum olarak gerekse kendi şahsına sosyal medya mecraları üzerinden kurmuştur. Nihat Genç’in kendisine “Bu hareket siyasi partiye dönüşmeden bir amaca ulaşamaz, Eğer siz siyasi parti olacak olursanız bugünkü amacınızda olacağınız hususunda çekincelerim var. Fakat yine de sizler gibi omurgalı kimselerin vatanseverlik konusunda çizgisini değiştirmemesi nedeniyle bu hareketin destekçisi olacağım, şuan için üye olmam siyasi bir hareket içerisinde olmam nedeniyle mümkün değildir. Eğer bu hareket partileşecek olursa sizin tarafsız ve dışarıda kalmanızı, kalabilmiş olmanızı dilerim.” şeklinde iletişim sağlamıştır.
2021 yılında Erzincan İliç’teki felaketi ve ülkedeki felaket niteliğindeki mevcut tabloyu yakın takibe alan Demir’in bulunduğu mevcut siyasi parti içerisindeki en büyük kavgası bu husus olmuştur. Kendisinin söylemi üzerine Milletvekili seçimlerinde Genel Başkan Ali Karnap ile arasının tamamen açılmasının en büyük etken unsuru İliç gibi nice felaketlere partisinin sessiz kalması ve tamamen rant ve sömürü siyasetinin bir takım kimselerin ego, hedonist siyaset ile iştigal olmaları istifa sürecini başlatmıştır. Bu süreç zarfında her daim Sedat Cezayiroğlu ile sosyal medya üzerinden iletişim sağlamış yanında olduğunu belirtmiştir. Artık siyasi bir üyeliği bulunmayan Demir’in son dönemde olan felaketlere ve oluşan yozlaşma sebebiyle sessizlik haline bürünen yada büründürülen yığınların içerisinde olmaktansa, Cumhuriyetçi Vatanseverler Hareketinin askeri olmayı gönüllülük esasiyeti haline getirmesinin en büyük etken unsuru ise yine Nihat Genç, Serkan Öz ve Veryansın Tv’nin dik duruşlu davranışları, söylemleri olmuştur. Siyasi parti olmasını Atatürk ile aynı düşüncede olması nedeniyle her ne kadar istemese de olması gerektiği yerin burası olduğunu düşünerek Nihat Genç üzerinden başvuru talebinde bulundu. 13 Mart 2024 tarihinde başvuru süreci tamamlanarak artık Cumhuriyetçi Vatanseverler Hareketinde ilerleyeceğini tüm herkese aktif üyesi olduğunu ilan etmiştir.
Burada ki üyeliği grubun olumsuz proaktif tutumları, liyakat ve adalet yoksunluğu olması nedeniyle, adaletsiz bir seçim ile mağduriyete uğraması ve gruba girdiği dakikadan itibaren kendisine sürekli olarak had bildirme gayretinde olan kimselerin sürekli olarak mağduriyet yaratması sonucu sona ermiştir.
Türkiye Uyanış Partisi
Türkiye Uyanış Partisi’nin kurucusu olan Ahmet İmrek ile Okan Demir geçmişte birlikte oldukları Güç Birliği Partisi’nden tanışmaktadır. Demir Türkiye Uyanış Partisi’nin kuruluş sürecinde kendisi mevcutta bulunduğu partiden istifa ederek, tekrardan apolitik duruşa dönerek yaşadığı süreci değerlendirme ve ders çıkartmak adına inziva yaşamıştır. Bu sürece girmeden öncesinde tekrardan siyasete döneceğini söyleyen Demir’in ara verdiği süreçteki düşüncesi ise ülkenin bu mevcudiyet ile ilerleyemeyeceği tam manası ile bir hürriyet ve hüvviyetin oluşabilmesi için siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşları olmaksızın yeni çağa uygun bir devrimdir. Bu fikriyat ile yürüyebileceğini düşündüğü Türkiye Uyanış Partisi’ne katılım sağlamıştır. Türkiye Uyanış Partisi içerisinde Türkiye Gençlik Kolları Genel Başkanlığı Ege Bölge Sorumlusu olarak görevini ifa ediyordu. Genel Başkan Ahmet İmrek’in isteği ve talebi doğrultusunda Gençlik Kolları Genel Başkanlığı görevi üstlendirilmiştir. Yine aynı gün içerisinde Türkiye Uyanış Partisi Başdanışmanı Can Berk Yılmaz’ın talep ve isteği doğrultusunda Genel Başkan Basın Danışmanlığı görevine getirilmiştir. Okan Demir “Eğer bulunduğum her iki konumdan da hak eden liyakate dayalı bir birey gelmesi halinde bırakabilirim” diyerek, her iki görevi birlikte ifa etmektedir.
Hobileri ve Mevcut Çalışma Hayatı
Demir amatör seviyede Twicth ve Youtube gibi platformlarda yayın yapmaktadır. Normal yaşantısındaki geçimini günümüz Türkiye’sinin içte ve dışarıdaki olumsuz koşulları ve siyaset yaşamına devam edebilme isteği nedeniyle kendi mesleği denizcilikten uzak kalmayı tercih ederek ülkenin ekonomik darboğazında fabrikada operatörlük yaparak geçim sağlamaya çalışmaktadır. Boş kaldığı vakitlerde Dünya siyaseti, gündem takip ederek sosyal medya yayınları yapmaktadır. Bazen twitter üzerinden canlı sohbet odalarında konuşmacı olarak katılım sağlamaktadır.
Kalan diğer vaktinin kısmında ise “Köklerin İzinde 3039” isimli kitap yazımı ile uğraşmaktadır. Kitap yazım süreci bir çok kez uğramış olduğu teknolojik saldırılar nedeniyle sekteye uğrasa da kitabın basım süreci nedeniyle zaman kaybedeceğini düşünerek kendi youtube kanalı üzerinden sesli kitap olarak yayınlamaktadır.
Kaynak:Biyografi.info
Okan Demir için yapılan aramalar
Okan Demir, Okan Demir biyografi, Okan Demir hayatı, Okan Demir özgeçmişi, Okan Demir hakkında, Okan Demir doğum yeri, Okan Demir fotoğraf, Okan Demir video, Okan Demir resim, Okan Demir kimdir?, Okan Demir kaç yaşında?, Okan Demir nereli, Okan Demir memleketi
- Okan Demir Dün
- Süleyman Saim Tekcan Dün
- Reshad Strik 16 Aralık
- Derya Uluğ 15 Aralık
- Balım Sultan 12 Aralık
- Charles Leclerc 10 Aralık
- Aka Gündüz Temur 09 Aralık
- John Napier 1958
- Harika Avcı 604
- Ercument Karacan 261
- Tansu Polatkan 222
- İlhan Uzgel 199
- Mustafa Taviloğlu 195
- Nevzat Demir 171
- Arsen Gürzap 168
- Hasan Cemal 137
- Semiramis Pekkan 131
- Uğur Yücel 127
- Osman Müftüoğlu 119
- Haldun Solmaztürk 113
- Füsun Demirel 104
- Abdullah Çatlı 103
- Hasan Cemal 137
- Arsen Gürzap 168
- Uğur Dündar 91
- Mustafa Taviloğlu 195
- Osman Müftüoğlu 119
- Uğur Yücel 127
- Güler Ökten 57
- İlhan Uzgel 199
- Özhan Eren 88
- Carmen Electra 52